4 Ocak 2011 Salı

Ozan İpek'in Talipleri Çoğaldı

Galatasaray'da Adnan Sezgin'in menajerlerine, "Yazıcı'yı ikna edin" dediği genç yeteneğe transfer teklifi için Werder Bremen ve Schalke 04'ün de teklif için hazırlandığı öğrenildi.


Bucaspor'dan Bursaspor'a transferinin ardından kısa sürede yıldızı parlayan ve geçtiğimiz sezon yeşil beyazlı ekibin şampiyonluğunda önemli rol oynayan başarılı sol kanat oyuncusu Ozan İpek'i kadrosuna katmak isteyen takımların sayısı gün geçtikçe artıyor. Galatasaray'da Adnan Sezgin'in "Yazıcı'yı ikna edin. Ozan'ı alalım" dediği, başkan Yazıcı'nın ise, "Transferi olursa ancak Avrupa takımlarına veririm" ifadesini kullandığı genç futbolcu için Werder Bremen ve Schalke 04'ün de teklif için hazırlandığı öğrenildi. Almanya'nın önde gelen kulüplerinden Werder Bremen ve Schalke 04'ün başarılı futbolcuya talip olduğunu söyleyen genç oyuncunun menajeri Engin Kırkpınar; "Werder Bremen ve Schalke 04'ün scout ekipleri Ozan İpek'i izliyorlar. Ozan'ı devre arasında alamayacaklarını bildikleri için sezon sonu teklif yapmaya hazırlanıyorlar" diye konuştu.

26 Aralık 2010 Pazar

Mutlu son çok yakında !

 

Mutlu son çok yakında !
Bursaspor, Sparta Prag'ın golcüsü Bony Wilfried'ın transferinde mutlu sona çok yaklaştı
 
 
Mutlu sona çok yakın
Sezonun 2'nci yarısına forvetini takviye ederek başlamayı hedefleyen Bursaspor, bir süredir temas halinde olduğu Sparta Prag'ın golcüsü Bony Wilfried'ın transferinde mutlu sona çok yaklaştı. Teknik direktör Ertuğrul Sağlam'ın raporu doğrultusunda başlatılan harekatta hedefe ulaşıldı, Fildişili forvetle söz kesildi. 22 yaşındaki golcü oyuncu için Prag'a giden yeşil-beyazlı yöneticiler, prensip anlaşması ile döndü. Ara transfer dönemi başladığında Wilfried'ın resmen Timsah olacağı dile getirildi.

Drogba'nın veliahtı
Galatasaray'ın da listesinde yer alan genç yıldız, bu sezon ligde 14 karşılaşmada formasını giydiği Sparta Prag adına 10 gol kaydetti. UEFA Avrupa Ligi'nde ise maçta şans bulan ve 5 gole imza atan Wilfried, bu yıl Fildişi Milli Takımı'na da davet edildi ancak 2 kez sırtına geçirdiği milli forma altında henüz golle tanışamadı. 33 yaşına ilerleyen ve kariyerinin sonlarına yaklaşan Chelsea'nin yıldızı Didier Drogba'nın veliahtı olarak gösterilen genç futbolcu, 1.82 boyunda ve 73 kilo ağırlığında...

Neden bu sene de olmasın?

Geçtiğimiz sezon kimsenin hayal etmediği, aklının ucundan dahi geçirmediği bir işi başararak Türk futbol tarihine önemli bir damga vurdu Bursaspor. 'Timsahlar' dört büyüklerin hegemonyasında geçen ligde, şampiyon olarak hem beşinci büyük olmayı, hem de Anadolu'dan başka bir şampiyon çıkabileceğini kanıtladı.



GENÇ YETENEKLER ELDE TUTULDU

'Timsah' kazandığı şampiyon apoletiyle Devler Ligi'ni de düşünerek sezon öncesine kadroyu güçlendirme çalışmalarıyla başladı. Ertuğrul Sağlam, şampiyon olmuş kadrosundaki genç ve bir o kadar da yetenekli isimlerini ilk olarak takımda tutmak istedi. Üç büyüklerin kıskacında olan Ozan İpek, Volkan Şen ve Sercan Yıldırım'dan para için vazgeçilmedi. Bu hamleyle beşinci büyük olabilme yolunda en büyük adımlardan biri atıldı. Sonrasında ise kadroda eksik olan bölgelere takviyeler geldi.

EKSİK BÖLGELERE TAKVİYELER

Son şampiyon ilk olarak kadrosuna ligi bir puan önünde tamamladığı rakibi Fenerbahçe'nin sol kanat oyuncusu Gökçek Vederson'u bedelsiz takıma kattı. Bu imza sonrasında yerli transferi tamamlanırken; sıra yabancı oyunculara geldi. Boca Juniors'tan Federico Insua, Racing Club'dan Damian Steinert, Independiente'den Leonel Nunez, Porto'dan Milan Stepanov ve Göteborg'dan Gustav Svensson kadroya katılan isimler oldular. Öte yandan kadroda fazla forma şansı bulamayan Tuna Üzümcü, Veli Acar, Yenal Tuncer ve Leonardo Andres Iglesias elden çıkarıldı.

TRANSFERDE SINIFTA KALDI


Yapılan transferler taraftarda Bursa’da 'Tango' rüzgarı eseceği beklentisi yaratsa da; evdeki hesap çarşıya uymadı. Vederson'u kadroya katmakla önemli bir iş yapan yeşil - beyazlılar, yabancı transferlerinden umduğunu bulamadı. Steinert ve Nunez tam bir hayal kırıklığı yaratırken; Svensson için Machester United'ın menajeri Sir Alex Ferguson söylediği övgü dolu sözler havada kaldı. Ömer Erdoğan ve İbrahim Öztürk’ten oluşan savunma kurgusuna Stepanov monte edilmeye çalışsa da, Ertuğrul Sağlam'ın 'tampon' denemeleri boşa çıktı. Büyük umutlar ile transfer edilen Insua'nın uyum süreci biraz uzadı. Bu tablo sonrasında iş yine 'bizim çocuklar'a kaldı. Şampiyonlukta tüm Türkiye'nin alkışını alan Bursaspor, transferde sınıfta kaldı. Başarının getirdiği mali gelir, bu kadar kötü kullanılmamalıydı.



BAŞLANGIÇ 6'DA 6!
Bursaspor 'şampiyon' unvanıyla ilk resmi maçını Trabzonspor ile Süper Kupa finalinde oynadı. Ancak Trabzonspor kupayı kaptırmadı. Ve ardından da ligin ilk maçı geldi çattı. Türk futbol kamuoyu 'Timsah'ın nasıl bir sezon geçireceğini ve başarının bir tesadüf olup olmadığı merak ediyordu. Kafalardaki tek soru 'Acaba Bursaspor'un sonu da Sivasspor gibi mi olacak?' şeklindeydi. Sivasspor her ne kadar ipi göğüsleyemese de, zirve heyecanını oldukça yakından yaşayıp ertesi sezon dibe vurmuştu. Bursaspor ilk 6 haftada galibiyet alarak bir nevi gövde gösterisi yaptı.

DEVLER LİGİ KABUSU!

Spor Toto Süper Lig'de işler gayet yolunda giderken nihayet Bursa halkının heyecanla beklediği Şampiyonlar Ligi vakti gelmiş çatmıştı. Onlar Real Madrid ile aynı grupta yer almayı hayal ederken; bu düş gerçek olmadı. Manchester United, Valencia ve Glasgow Rangers'lı grupta bir başarı neden olmasın derken, hüsran çıktı ortaya. Yapılan yanlış transferlerin ceremesi en çok burada çekildi. Glasgow Rangers haricinde diğer iki rakibine göre oldukça zayıf bir kadroyla bu arenada boy gösteren temsilcimizde bir de tecrübesizlik boy gösterince; rüyadan kabusla uyanıldı.

SAĞLAM'IN TECRÜBESİZLİĞİ Mİ, TECRÜBESİ Mİ?


Yolun daha en başında başarısızlık kabul görse de, Şampiyonlar Ligi ve arkasından lig maçlarına çıkmaya alışık olmayan Bursaspor bocalamaya başladı. Bu dönemde yorgunluk açıkça hissedilirken; puan kayıpları da moralleri bozdu. Devler Ligi'nde ortaya çıkan kötü tablo Ertuğrul Sağlam'ın tecrübesizliğine bağlansa da, genç teknik adam bu sancılı dönemde takımının Süper Lig'de yarıştan kopmasına izin vermedi.

ÜÇ BÜYÜĞE TEPEDEN BAKIYOR!

Zor dönemi, bakıldığında az hasarla atlatan Bursaspor'da, sezonun ilk yarısında sakatlık sorunları pek fazla yaşanmadı. Ancak Medical Park Antalyaspor deplasmanında başarılı sağ kanat oyuncusu Ali Tandoğan'ın ölümden dönmesi dramatik anlardan biri oldu. Kafasında çatlaklar oluşan ve Ali Tandoğan'ın takımını yalnız bırakması yeşil-beyazlıları etkilese de, sezonun ilk yarısı lider Trabzonspor'un sadece 5 puan gerisinde kapatıldı. Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe'nin oldukça geri kaldığı yarışta 'Timsah' ve 'Fırtına' şimdilik baş başa kaldı.

BURSASPOR ŞİMDİ NE YAPMALI?

Bursaspor, geçtiğimiz sezon elde ettiği başarının devamını getirmek istiyorsa, öncelikli olarak teknik patron Ertuğrul Sağlam'ın takımın dinamiklerini etkileyen yıldız oyuncuları belirli bir disiplin altına almak zorunda olduğu gerçeğini kabul etmek zorunda...

Bursaspor'un başarısında önemli bir pay sahibi olan Volkan Şen'in, otoriteye karşı sert duruşu, gizli ABD kaçamakları ve özellikle saha içerisindeki agresif tutumu; Sercan Yıldırım'ın aklının sürekli İstanbul'da olması, yıldız bir futbolcu gibi yaşama hevesi… Bütün bunlar elde ettiği başarıları takımdaşlık duygusu ve disipline borçlu olan yeşil-beyazlı takımın yükselişini ya da istikrarın sağlanmasının önünde dirençli bir set oluşturuyor. Bursaspor şampiyonluk ya da bu sezon ilk kez katıldığı ve tecrübe kazandığı Şampiyonlar Ligi'nde bir kez daha mücadele edebilmesi için yeniden kendisini var eden o 'disiplin algısını' yeniden kazanabilmeli...

Ancak takım içi disiplinin tesis edilmesi tek başına yeterli olmayacak. Ara transfer döneminde takıma katkısı yüksek yabancı oyuncuların kadroya katılması, katkısız yabancıların elden çıkarılması, başarılar sayesinde elde edilen 'kazançların' verimli bir şekilde kullanılması oldukça önem kazanacak. Ayrıca Bursaspor'u Bursaspor yapan öz kaynakların terk edilmemesi, Ertuğrul Sağlam kadar tüm Bursaspor taraftarına şampiyonluk şarkıları söyleten başkan İbrahim Yazıcı ve yönetiminin boynunun borcu olacak...

Heyecan yarattı!

Bir süre önce yurt dışına giden Futbol Şube sorumlusu Mesut Mestan'ın anlaşmaya vardığı Glasgow Rangreslı Kenny Miller ve Sparta Praglı Bony Wilfried isimleri yeşil beyazlı taraftarları heyecanlandırmaya yetti. Mestan'ın her iki futbolcudan da onay almasından sonra raporunu yönetim kuruluna sunması beklenirken, taraftar her iki oyuncunun takım için büyük kazanç olabileceği görüşünde birleşti.
Aradığımız golcü

Olay.com.tr'de görüşlerini belirten taraftar, Glasgow Rangers forması ile İskoçya'da gol krallığında zirvede bulunan Miller'in Bursaspor'un aradığı golcü olduğunu ifade etti. Fildişili forvet Bony Wilfred'in gelecek vaat eden bir futbolcu olduğunu belirten yeşil beyaz sevdalıları bu isimlerin Bursaspor'a güç katabileceğini açıkladılar. İşte taraftarlardan bazılarının görüşleri:
Ali İhsan İlhan: Bomba gibi transferler

Salih Fındıkkaya: Miller, kalitesini ispat etmiş, golcülüğünün yanı sıra devamlılığı olan iyi bir futbolcu. Bursasporumuz'da iyi işler yapacağına eminim. Wilfred genç, yanında oynayan partneri ile uyum sağladığında nitelikli bir isim.

Ahmet Teccer: İsmi geçen futbolcular, forvet için yeterli. Ben sağ kanada da oyuncu bakılmasından yanayım.
Kaynak:Olay

24 Aralık 2010 Cuma

En istikrarlı futbolcularımız

İlk yarının sonunda 26 resmi müsabaka oynayan Bursasporumuz'da, en istikrarlı oyuncumuz Gökçek Vederson oldu.

Geçen sezonun şampiyonu olan Bursasporumuz yeni sezonda da iyi bir başlangıç yaparak, başarısının tesadüf olmadığını kanıtlamaya devam ediyor.

Spor Toto Süper Ligi'nde biten ilk yarının ardından 37 puanla ikinci sırada olan Bursasporumuz, Fenerbahçe'ye 4, Beşiktaş'a 9, Galatasaray'a ise 14 puan fark attı. Süper Kupa, Spor Toto Süper Lig, Ziraat Türkiye Kupası ve Şampiyonlar Ligi'nde 26 resmi maça çıkan takımımız, 12 galibiyet 8 mağlubiyet aldı.

Spor Toto Süper Ligi'nde 17 maçta bin 412 dakika forma şansı bulan kalecimiz Dimitar Ivankov liderliğini korurken, bin 387 dakika ile Gökçek Vederson ikinci, bin 297 dakika ile Ozan İpek ise üçüncü sırada yer aldı. Şampiyonlar Ligi'nde ise, 495'er dakika forma giyen Ömer Erdoğan ve Gökçek Vederson aynı sırada bulunurken, iki futbolcuyu 486 dakika ile Tangocu Federico Insua takip etti.

Dört kulvarda oynanan 26 maçta ise, 2 bin 152 dakika ile Gökçek Vederson birinci sırada yer alırken, bin 952 dakika ile Dimitar Ivankov ikinci, bin 925 dakika ile Kaptan Ömer Erdoğan üçüncü sırada yer aldı.

Dünya Alkışladı

Dünya sporunun nabzını tutan ünlü Sports Ilustrated internet sitesi 2010’u değerlendirme yazısında geride bırakacağımız bu yılın en önemli olaylarında Bursaspor’un şampiyonluğunu 8. sıraya koydu. “Bursaspor’un patlayıcı Süper Lig zaferi” başlığıyla yazılan makalede, Yeşil-Beyazlı ekibin Türkiye’de 50 yıl süren 4 ayrıcalıklı  takımın hegomonyasına son verdiği
vurgulandı.

Değerlendirmede Timsah’ın yaşadığı tarihi başarıyla ilgili şu ifadelere yer verildi: Galatasaray ve Fenerbahçe toplam 34 şampiyonluk elde etti. Beşiktaş bile 2008-09 sezonunda 13. şampiyonluğuna ulaşmıştı. Ama bunlar daha önce ilk
3’e bile giremeyen Bursaspor’un şampiyonluğuyla kıyaslanamaz. Son maçta Bursaspor’un Beşiktaş’ı yenmesi ve Fenerbahçe’nin de 5. sıradaki Trabzonspor’a takılması gerekiyordu. Bu iki olasılık da gerçekleşirken Fenerbahçe’nin anons sisteminden şampiyon oldukları duyuruldu. Ama çılgın sevinç kısa sürdü ve isyana dönüştü.

Sports Ilustrated’a göre 2010’un olayları

1. FIFA’da yaşanan düzenbazlık
2. İspanya’nın Dünya şampiyonluğu
3. Dünya Kupası’nda Avrupa takımlarının başarısızlığı ve başarısı
4. Inter’in kazandığı üç kupa
5. Wayne Rooney’nin inişi ve çıkışı
6. Thierry Henry’nin ABD’ye transferi
7. Liverpool’un satışı
8. BURSASPOR’UN ŞAMPİYONLUĞU
9. İngilizlerin Şampiyonlar Ligi’nde yarı final görememesi
10. Filipinlerin Vietnam’ı yenmesi

Kaynak:Bursasporluyuz.net

23 Aralık 2010 Perşembe

Hareketi annesi için yapmış!

Bursaspor-Hareketi annesi için yapmış!
Daha önce ismi Helin Avşar, Ceyda Ateş gibi ünlülerle anılan genç oyuncunun, son olarak Ece Erken’le birlikte olduğu iddia edilmişti. Gençlerbirliği maçında gol attıktan sonra kameralara ‘E’  harfi yapan başarılı golcü, “Bu hareketi Ece Erken için değil, annem için yaptım. Aramızda olan bir şakalaşma” dedi.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı